ulgenzekiok.fw

Atatürk’e dil uzatma özgürlüğü Milliyet Ege 10.12.2006

Atatürk’e dil uzatma özgürlüğü

Bir özgürlüktür gidiyor. Dilediğin yerde türban takma özgürlüğü, denetimsiz Kuran kursu özgürlüğü, meslek lisesinden mezun olup farklı meslek alanlarında yükseköğrenim özgürlüğü, derken şimdi de Atatürk’e dil uzatma özgürlüğü…


Peki aynı kişiler “Kız Kulesi’ni seyrederken kimseyi rahatsız etmeden içki içme özgürlüğü” konusunda ne düşünüyorlar?
“Ceza kesmeyi…”
Bazıları diyebilir ki içki içmek sağlığa zararlı. O zaman ben de sorarım, hem içeni hem de çevresi için çok daha zararlı olan sigarayı önlemeye dair kanun tasarısı neden bir türlü yasalaşmıyor? Sigara içmeyenlerin, “sigarasız bir ortamda çalışma, bir şeyler yiyip içme, alışveriş yapma” özgürlükleri ne olacak?
Anadilde eğitim (anadili öğrenme değil), sözde Ermeni soykırımı konusunda demeç verme özgürlükleri konusunda çok duyarlı olan AB yetkilileri içki yasağı konusunda neden bir şeyler söylemiyor?
Oruç tuttuğu için taciz edilen bir insana rastladınız mı? Ama her yıl Ramazan ayında “oruç tutmadığı için” taciz edilen, hatta dövülen çok sayıda insan var. Büyük şehirlerin dışındaki yerleşim yerlerinde lokantaların çok büyük bir bölümü Ramazan boyunca gündüzleri kapalı. Bu durumda toplumun önemli bir bölümünü oluşturan oruç tutmayan-tutamayan çocukların, yaşlıların, hastaların, adet gören kadınların lokantada yeme özgürlükleri kısıtlanmış olmuyor mu?
Son zamanlarda Atatürk’ü ve Atatürkçülüğü yıpratabilmek uğruna ilginç ve son derece “özgür işbirlikleri” kurulabiliyor. Atatürk’ün mirası olan bir partinin il başkanı “Benim yakınıma nasıl kadro verilmez?” diye kızarak (ki bunu da doğru dürüst isteyemeden), referansı din olan bir partiyle işbirliği yapabiliyor ve her yerde açık olarak Atatürk’ün mirası olan partinin desteklenmesi gerektiğini söyleyen bir yönetimi görevden uzaklaştırmaya çalışabiliyor. Benzer şekilde, referansı “din” olan parti ise Atatürk’e dil uzatan “ateist” bir taşeron kullanabiliyor.
Son günlerin modası olan özgürlüğümüzü borçlu olduğumuz Atatürk’e dil uzatma özgürlüğü nedense bana Neyzen Tevfik’in aşağıdaki “Ne Ararsın Tanrı ile Aramda” başlıklı şiirini anımsattı. “Geniş ifade özgürlüğü” yanlıları belki bana kızacaklar, ama ben bu şiirin yalnızca ilk iki dörtlüğünü sunabileceğim.
* * *
“Ne ararsın Tanrı ile aramda/Sen kimsin ki orucumu sorarsın?/Hakikaten gözün yoksa haramda/Başı açığa neden türban sorarsın?
Rakı, şarap içiyorsam sana ne/Yoksa sana bir zararı, içerim/İkimiz de gelsek kıldan köprüye/Ben dürüstsem sarhoşken de geçerim.”
* * *
Son iki dörtlüğü merak edenler internet aracılığı ile şu adresten okuyabilirler: http://www.sevgibahcesi.com/forums/siir.asp?id=4941

Prof. Dr.Ülgen Zeki OK

Son Yazıları

Diğer Yazıları