Haber Ekspres 06.01.2013
http://www.haberekspres.com.tr/care-sizsiniz-makale,1690.html
Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilemeyeceğini Nisan ayında yazmış, Haziran’da gerekçelerini açıkladıktan sonra “Erdoğan’ın politik sonu yaklaşıyor mu?” sorusuna yanıt aramıştım.
Obama’nın Sopası’ ile Erdoğan’ın Geleceği’ arasındaki ilişkiyi incelediğim Ağustos başındaki yazının sonunda ise “Bakalım kararlarını kimin çıkarları doğrultusunda verecek? Türkiye’nin mi, yoksa ABD’nin mi?” diye sormuştum!
Aradan geçen beş aylık sürede gelişen olaylar beklentilerimin paralelinde oldu! Erdoğan, kararlarını ABD’nin çıkarları doğrultusunda vererek, Obama’nın Sopası’ndan bir süre daha korunmayı seçti.
Ama, bu arada Uyuyan Dev’ uyandı; 29 Ekim ve 10 Kasım’da Atatürk’üne’ koştu sessiz çoğunluk! Atatürk’ün cumhuriyeti emanet ettiği gençlerin ODTÜ’de yükselttiği sesi, gaz bombaları susturamadı!
Yine de pek mutlu değil, Sessiz Çoğunluk’; kendini boşlukta hissediyor! AKP’nin her ayağı kaydığında koltuk değneği’ olarak yetişen Bahçeli’den, MHP’liler bile memnun değil! Bir türlü düz bir çizgi tutturamayan, Yeni Anayasa, Apo ile görüşme, Suriye’ gibi konularda bile sürekli zikzaklar çizen, Yeni’ mi, yoksa Eski’ mi olduğuna karar veremeyen, içinden çıkan çatlak sesleri önleyemeyen, yönetimden uzaklaştırılanların yerlerinin doldurulamadığı CHP’yi yeterli görenlerin sayısı da fazla değil! Tüm bunlara karşın, CHP’nin de, MHP’nin de fazla yıpratılmamasında yarar var.
Peki, ne yapmalı?
Madem ki Türkiye üzerinde oynanan oyunlar, en önemli zayıflığımız olan bölünebilirlik’ üzerine kurulu! O zaman bizim yapmamız gereken de birleşmek’!
Bu birleşme, küçük çıkarların öne çıkabileceği bir parti’ tabanında değil, partileşmeyeceğini başta ilan eden bir düşünce hareketi’ biçiminde olmalı! Atatürk Milliyetçiliği çerçevesinde bir araya gelecek bu hareketin, kendini ulusalcı’ (nationalist) yerine vatansever’ (patriot) olarak nitelemesinin daha doğru bir tanımlama olacağı kanısındayım.
Kimler önderler’ yer alabilir bu hareket içinde?
İstanbul Baro Başkanı Doç. Dr. Ümit Kocasakal, gazeteci Banu Avar, Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, YARSAV Kurucu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, CHP’den Şahin Mengü ve Onur Öymen, MHP’den Deniz Bölükbaşı ve Prof. Dr. Ümit Özdağ gibi isimler, ilk aklıma gelenler! Atatürkçü Düşünce Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği gibi derneklerin, sendikaların, sivil toplum örgütlerinin, İşçi Partisi, hatta Saadet Partisi gibi partilerin desteğiyle bu sivil toplum hareketi ses getirebilir; CHP‘nin ve MHP‘nin kendilerine çekidüzen vermelerini ve yönetim için alternatif olmalarını sağlayabilir.
Biliyorum, Türk insanını bölmek kolay, birleştirmekse güç. Ancak, bıçak kemiğe dayandı; artık tüm farklı düşünceleri, kuyruk acılarını bir tarafa bırakmanın ve bir araya gelmenin zamanı!
Demokrasilerde çare tükenmez!
Halka düşen görev, vatansever toplum önderlerini bir araya getirmek!
Çare sizsiniz!
Haftanın Sözleri: “Siz birbirinizden ayrılırsanız, hepinizi ok gibi birer birer kırıp parçalarlar. Oysa birlik olursanız, hiçbir kuvvet sizi kıramaz.”  (Oğuz Kağan)
“Birleşmek başlangıçtır, birliği sürdürmek gelişmedir, birlikte çalışmak başarıdır.”  (E. Claes)