ulgenzekiok.fw
,

Sokak köpekleri sorunu

Haber Ekspres 01.04.2012

http://haberekspres.com.tr/sokak-kopekleri-sorunu-makale,1170.html

Sokak köpekleri spor yapan bir adamı parçalayarak öldürdüler! Gece yarısı dağ başında değil; bir sabah Başkent Ankara’nın Etimesgut’unda. Saldırıya uğrayan kişi güçsüz değildi, spor yapıyordu. Bunun anlamı şu: Benzer olay Türkiye’nin her yerinde, hepimizin veya bir yakınımızın başına gelebilir.

İnterneti araştırdığınızda birçok benzer olaya rastlayabilirsiniz. Köpekten korkup kaçarken araba altında kalıp ölen veya yaralananlar; kalp krizi geçirerek ölenler! Ne yazık ki bu konuda bir istatistik bile yok; olaylar “münferit” olarak kabul ediliyor sanırım. İstatistiklere girebilmek için “kuduz” olmanız gerek; 2007’de art arda ölen Erzurum’dan üç buçuk yaşındaki Sudenaz ve İstanbul’dan 5 yaşındaki Serkan gibi!

Bunlar buzdağının görünen kısmı yalnızca! Asıl sorun, özellikle sokak köpeklerinin dışkılarıyla insana bulaşabilen, daha çok karaciğer ve akciğerde oluşan kistlerle ölümcül olabilen kistik ekinokokkoz (kist hidatik) enfeksiyonu! Manisa’daki her 675 öğrencinin birinde saptadığımız bu enfeksiyonun Türkiye’de yaşayan her 200-250 kişiden birinde bulunduğunu tahmin ediyoruz. Ve ne yazık ki kulaklarına işaret takılarak sokağa bırakılan köpekler bu enfeksiyonu yaymayı sürdürüyor.

Sorun da, çözüm yolu da basit değil, son derece karmaşık. Sokak köpeklerinin “suçlu” olmadıkları kesin; peki suç kimde? Köpek saldırısında ölen adamın eşi “gerekli tedbiri almadığı” için belediyeyi suçlamış; oysa suçun en azı belediyelerde belki de. “5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu” şöyle diyor: “Müşahede yerlerinde kısırlaştırılan, aşılanan ve rehabilite edilen hayvanların kaydedildikten sonra öncelikle alındıkları ortama bırakılmaları esastır.” Yani belediye kanun gereği, tedavi edip kısırlaştırdığı köpeği aldığı yere bırakmak zorunda.

Asıl suçlular kim öyleyse? Halkın bir kısmını memnun etmek adına, bilim insanlarına danışmaksızın hiçbir gelişmiş ülkede olmayan kanun maddelerini yazıp, onaylayanlar olabilir mi? Bilmem size bir şeyler anımsatıyor mu?

Hem hayvanları, hem insanları seven biri olarak 01.08.2011 tarihli Haber Ekspres’te çözümü yazmışım:Köpeğin ve insanın hakları çatışınca, sorunun ne yazık ki tek bir çözüm yolu var. Tüm sokak köpeklerinin hayvan barınaklarında toplanması ve ölene dek burada sağlıklı yaşamalarının sağlanması. Tüm gelişmiş ülkelerde olduğu gibi! Sahiplenilmeyen köpekleri yedinci gün öldüren ABD’yi “gelişmiş” ülkelerden saymıyorum.”

Başka neler mi yapılabilir?

Enfeksiyonlara karşı dayanıklı, her tür gıdayla beslenebilen, masrafsız sokak köpeklerinin sahiplendirilmesi özendirilebilir; bu şekilde edinilen köpeklerin kısırlaştırma ve periyodik bakım masraflarının tamamı veya önemli bölümü belediyelerce karşılanabilir. Tüm sahipli hayvanların sırt derilerinin altına mikroçip yerleştirme işlemi zorunlu tutularak, sahipli hayvanların sokağa bırakılmaları güçleştirilebilir. Kurban Bayramı ve adaklar dahil, tüm hayvan kesimlerinin veteriner kontrolü altında olması sağlanarak, köpeklerin çiğ iç organları yiyip, enfekte olmaları önlenebilir. Belediyelerce torba dağıtılarak, köpek sahiplerinin hayvanlarının dışkılarını toplayıp, çöpe atmaları zorunlu hale getirilebilir.

İzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu’nun da “Sokak köpekleri sorunu”na çözüm yolları aradığını gazetelerden okudum. Başkan Sayın Kemal Çolakoğlu’na, Sayın Şerife İnci Eren başta olmak üzere kurul üyelerine ve konuya ilgi duyanlara bir duyurum var.

17-18 Mayıs tarihlerinde Manisa’da Celal Bayar Üniversitesinde Sağlık Bakanlığı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve belediye yetkilileri, ilgili tıp doktorları ve veteriner hekimler ile hayvanseverlerin bir araya geleceği “Kistik Ekinonokokkoz Sempozyumu”nda tüm bu sorunlar masaya yatırılacak ve çözüm yolları aranacaktır.

Haftanın Sözü: “İnsanların en iyisi, insanları sevmek koşuluyla, hayvanları da sevmeyi bilendir.” (Auguste Comte)

Prof. Dr.Ülgen Zeki OK

Son Yazıları

Diğer Yazıları