Belediyelere ait arsalarda toplu köpek mezarlarının bulunması sahipsiz sokak köpekleri sorununu yeniden gündeme taşıdı. Hayvan severler olayları haklı olarak “vahşet” şeklinde nitelendirirken, yeterli barınak kapasitesi olmayan belediyelerin, halkın yakınmaları sonucu başka çare bulamadıklarından bu katliamlara yöneldikleri biliniyor. Evinin önünde yürürken köpeklerin saldırısına uğrayan vatandaş da yakınmakta haklı.
Önemli olan kimin haklı, kimin haksız olduğundan çok, bu sorunun nasıl çözüleceğidir. Öncelikle soruna ABD’de nasıl çözüm bulunmuş ona bakalım. ABD’de sokakta bulunan köpekler bazı merkezlerde toplanıp belli bir süre (yaklaşık 15 gün) sahibinin bulunması veya birinin sahiplenmesi amacı ile besleniyor, daha sonra “uyutuluyor.” Yalnız bu köpekler de Irak’ta her gün “özgürleşen” onlarca ruh gibi bir daha normal yaşama geri dönemiyor, uyanamıyorlar. Diğer bazı “gelişmiş” ülkelerde de benzer uygulamalar var. Buradaki mantık “Eğer seviyorsan sahiplen; ölmesini istemiyorsan, sorumluluğunu al” şeklinde işliyor.
* * *
Sokak köpekleri sorunu bizim toplumumuza çok benzeyen ve yıllar önce AB’ye girmiş Yunanistan’da da tamamen çözülebilmiş değilse de Sakız adasında bizlere örnek olabilecek bir uygulamaya rastladım. Tesadüfen tanıştığım Sakız Adası Hayvan Severler Derneği Başkanı’nın anlattığına göre adadaki tüm sokak köpekleri kayıt altında ve veteriner kontrolünde imiş. Benzer uygulamaları bizim dağınık yerleşim birimlerimizde uygulayabilmek bir adaya oranla hayli zor; ancak teknolojik gelişmeler sayesinde olanaksız da değil.
Köpekleri kısırlaştırıp, aşıladıktan sonra serbest bırakmanın olumlu birçok yönü olsa da sorunu tamamen çözemiyor. Veteriner kontrolünde olmayan köpekler aracılığı ile bulaşan ve insanlarda ölümle sonuçlanabilen, kist hidatik ve iç organ larva göçü gibi enfeksiyonları önleyebilmek için köpeklere üç ayda bir prazikuantel içeren ilaçlardan vermek gerekiyor. İster hayvan barınağında olsun, isterse kırlaştırılıp, aşılandıktan sonra sokağa salınsın, tüm köpeklere bir kod veya numara vermek, uygulanan işlem ve tedavileri işlemek amacıyla hazırlanan birer mikroçipin köpeklerin sırt derilerinin altına yerleştirmek, sonraki izlem ve tedavilerde büyük avantaj sağlayacaktır. Yöntemin maliyeti sanıldığı kadar yüksek de değil. Ayrıca sokak köpeklerini izleyen ekiplerdeki tarayıcılar aracılığıyla kayıp ev köpeklerini saptamak, sırtlarındaki mikroçiplerden sahipleri hakkında bilgi edinmek ve haber vermek olası olacaktır.
* * *
Hayvan hakları da son derece önemli, ancak insan sağlığının her şeyden daha önemli olduğunu unutmamak gerekir. Son kuş gribi salgınında dört çocuğumuzu kaybederken, insanları koruyabilmek için bir milyondan fazla kanatlının telef edildiğini hatırlayalım.