ulgenzekiok.fw

Kitap okumak boş zamanlarda yapılması gereken bir iş değil Milliyet Ege 09.04.2006

Çalıştığım üniversitedeki bir öğrenci kulübünün halkı kitap okumaya özendirmek amacıyla planladığı kitap okuma etkinliği beni yıllar öncesine götürdü.
Ortaokul ve lise yıllarında yeterince kitap okuma alışkanlığı edinememiş, ancak yükseköğrenime başlamamın ardından okuduğum kitapların nitelik ve niceliğinde artış olmuştu.

Bu kitaplar arasında beni en çok etkileyeni Richard Bach’ın “Martı” adlı öyküsüydü. Yaşam felsefemin temelini belirlememde önemli rol oynayan Martı Jonathan Livingstone’un öyküsünü daha sonra da defalarca okudum ve her okuyuşumda yeni şeyler buldum. Zamanla okuyacağım kitaplarda bana yararlı olma ve bir şeyler katma özelliğini daha çok aramaya başladım; ama hiçbir zaman “Martı”dan aldığım heyecanı duyamadım.
* * *
Bugün kitapçılarda eskiye göre çok daha fazla ve iyi kitap var. Okuyabildiğim her kitap beni yeni kitaplara yönlendiriyor ve okumak isteyip de okuyamadığım kitap sayısı giderek artıyor. Keşke okumaya ayıracak daha fazla zamanım olsa (boş zamanım demiyorum, çünkü kitap okumak boş zamanlarda yapılacak bir etkinlik değil, zaman ayrılması gereken bir eylemdir) diye sıklıkla içimden geçiriyorum.
Yeterince okumamak sonucu kısıtlı bilgiye sahip olanlar, bildiklerini tek doğru sanmaları nedeniyle çevreyi siyah-beyaz olarak görürler ve düşüncelerini şiddetle savunurlar. Çok ve çeşitli okuyanlarsa, okudukça ne kadar cahil olduklarını anlarlar; gri tonlarını fark edip, daha sakin sunarlar düşündüklerini. Geniş bir ufka sahip olabilmeleri için gençlere önerim tek bir kitaba veya bakış açısına takılıp kalmaksızın, farklı, hatta tam zıt bakış açılarına yönelik kitapları bir arada okumaları.
* * *
Kitap okuma alışkanlığının edinilmesinde düzenli kitap okumaya başlama yaşı önemli rol oynar. İlköğretim okulu yıllarında edinilmiş olan alışkanlığın yaşam boyu sürme olasılığı hayli yüksektir. Bir öğretmenin öğrencisine kitap okumayı sevdirmesi, öğrencinin sınav başarısını artırmasından çok daha önemli bir etkinliktir. Ancak kendisi kitap okumayan bir öğretmenin öğrencilere söylediği “Kitap okumalısınız” sözcükleri, fosur fosur sigara içen bir hekimin hastasına yönelttiği “Sigarayı bırakmalısınız” öğüdü kadar etkili olabilir.
Teknolojik gelişmenin ürünü e-kitaplar yakın gelecekte kitapların tahtını zorlayabilir; ancak, bugün için kitaplar genç kalarak olgunlaşabilmenin en kısa yoludur. Çocukluk ve gençlik yıllarında okumanın, özellikle de iyi kitapları okumanın yerini hiçbir şey tutamaz.
Toplum Gönüllüleri Kulübü’nü ve danışmanları Yrd. Doç. Dr. Kemal Yıldız’ı bu güzel etkinlikleri nedeniyle kutluyorum.

Prof. Dr.Ülgen Zeki OK

Son Yazıları

Diğer Yazıları