Haber Ekspres 17.04.2011
http://haberekspres.com.tr/erdogan-mi-yoksa-kilicdaroglu-mu-dogru-soyluyor–makale,512.html
Kılıçdaroğlu diyor ki “Her yoksul ailenin banka hesabına ayda en az 600 Lira yatıracağız.” Erdoğan ise “Yalan söylüyorsun, yapamazsın” diyor.
Hangisi doğru söylüyor?
Ziya Paşa diyor ki “Ayinesi (aynası) iştir kişini, lafa bakılmaz.”; Mevlana ise “Yalancının yeminine inanılmaz, doğruların ise yemine ihtiyacı yoktur.”
Her ikisinin de “Doğru Söyleme Karne”lerine bir bakalım o zaman!
2002 yılındaki seçimleri Erdoğan “Yolsuzluklara damardan gireceğiz” sloganıyla kazanmıştı. Bugün 1 milyon 700 bin gencimizin geleceğini ilgilendiren sınavın şifresinin sorumluları koltuklarında oturuyor, tıpkı Deniz Feneri’nde yargılananlar gibi! Erdoğan’ın bursla okumuş oğlu da bir gemicik alıverdi bu zaman zarfında! Buradan Erdoğan’a bir “zayıf” verdik.
2007’deki seçimler öncesindeyse “Haydi kalkın, Avrupa Birliği’ne giriyoruz” diyordu Erdoğan. Bu konuyu açmama gerek yok sanırım. Koca bir “zayıf” daha!
“O kadar uzağa gitme; o zaman karşısında Kılıçdaroğlu yoktu” diyebilirsiniz. Gelelim sadece yedi ay önceki halkoylamasına! Erdoğan diyordu ki “Evet derseniz darbeciler yargılanacak; kadınlara, çocuklara pozitif ayrımcılık yapılacak; ileri demokrasi gelecek! Bunları hap haline getirdik, yutun bu hapı!” Kılıçdaroğlu ise “Bunların hepsi yalan, evet de deseniz darbeciler yargılanamaz. Asıl amaç önce Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) ve Anayasa Mahkemesi’ni, ardından tüm yüksek yargıyı ele geçirmek. Hapı yutmayın!”
Sonuç: “Türkiye hapı yuttu!” 12 Eylül darbecilerinin maaşları arttı; hızla HSYK ve Anayasa Mahkemesi’nde değişiklikler gerçekleşti, “ileri demokrasi” gereğince basılmamış kitaplar toplatıldı. Erdoğan’a bir “zayıf” daha! Halkoylamasını kaybettiği için Kılıçdaroğlu’nun diğer notları kırılabilir, ama doğruluk karnesine “Pekiyi”!
“Türkiye aynı hapı yeniden yutar mı?” sorusunu yanıtlamadan önce bir fıkra!
İki kulağı birden yanmış bir kadını getirmişler acil servise. Doktor sormuş, nasıl oldu diye! Kadın demiş ki “Ütü yaparken telefon çaldı, dalgınlıkla ütüyü getirdim kulağıma”. Doktor şaşkınlıkla sormuş “Peki diğer kulağınızı nasıl yaktınız?” diye. Kadın yanıtlamış: “O ambulans çağırırken oldu!”
Bu ancak fıkralarda olur. Ben Türk insanına güveniyorum.
Bu kez “HAPI YUTMAYACAK”.
Haftanın Sözü:
“Herkesi bir defa, bazılarını her zaman kandırabilirsiniz. Ama herkesi her zaman kandıramazsınız!” Abraham Lincoln