Danimarka’da yayımlanan karikatürler ve sonrasında yaşanan buram buram provokasyon kokan olaylar Engin Geçtan’ın “Psikodinamik Psikiyatri ve Normal Dışı Davranışlar” kitabını (Metis Yayınları) anımsamama yol açtı.
Geçtan kitabında kitle iletişiminin ve hızlı taşıt araçlarının gelişimi ile giderek küresel bir köye dönüşen dünyamızda önceden bağımsız birer ada gibi varlıklarını sürdürebilen kültürlerin birbirleriyle çatışmaya başladığını söyler.
Geçtan’a göre gelişmiş toplumlarda insanın en önemli sorunlarından biri, içinde bulunduğu topluma yabancılaşma ve insanlık değerlerini yitirmesidir.
Gelişmekte olan toplumlarda ise hızlı değişim sıklıkla önceden var olan değer yargılarının daha sağlamlaşıp katılaşmasına yol açar.
Erich Fromm ise bu olayları “toplumsal narsisizm (özseverlik)” kavramıyla açıklar.
Gelişmekte olan ülkelerde ekonomik ve kültürel açıdan yoksul insanların tek doyum kaynağı o toplumun üyesi olmanın verdiği narsisistik kıvanç iken, gelişmiş ülkelerde yaşamlarında “ilginç” bir şeyler arayıp, bulamayan bazı insanlar kendilerini dünyanın en üstün topluluğu olarak (beyaz, Hıristiyan gibi) niteleyip, aşağı ırk olarak damgaladıkları bir ırksal gruba üstünlük taslayarak kendi imgelerini şişirirler.
* * *
Fromm’a göre Batılılar okulda çok sayıda bilgi edinmiş olsalar da, eleştirel düşünme yöntemini tanımamışlar, çağdaş topluluk narsisizminin belirtileri olan ulusal, ırksal ve siyasal eylemlerden uzak duramamışlardır. (Sevginin ve Şiddetin Kaynağı, Payel Yayınevi)
Karikatür krizinde olduğu gibi…
Olaylar Türkiye’nin Doğu ile Batı arasında yalnızca coğrafik olarak değil, aynı zamanda kültürel yönden de bir köprü oluşturduğu tezini güçlendirmiştir. Trabzon’daki üzücü olay dışındaki tepkiler Türkiye’nin uygar ve laik bir ülke olarak Arap dünyasından çok farklı bir konumda olduğunu kanıtlamıştır.
Benzer olayların yaşanmaması için çözüm yine Fromm’dan.
“Topluluk narsisizminin nesnesi ulus, ırk ya da siyasal düzen yerine tüm insanlığa yönlendirildiğinde, birey kendisini dünya vatandaşı olarak görecek, insanlıktan ve insanlığın başarılarından övünç duyarak tüm insanlığı benimseyecektir.”