Lokantalarda sıklıkla karşılaştığımız bu soruyu nasıl yanıtlamalıyız? Öncelikle ayranı (dolayısıyla yoğurdu) ele alalım. Yoğurt Türk toplumunun Orta Asya yaşantısından bugüne değin ana besin maddelerinden biri olmuş, özellikle son yıllarda tüm dünyaya hızla yayılmaya başlamıştır.
 Yoğurdun dünyadaki tüketiminin hızlı artışında besin değeri kadar sağlığı koruyucu ve hastalıkları iyileştirici özelliklerinin de büyük rolü vardır. Rus asıllı Fransız bilim adamı Metschnikof, bazı sindirim sistemi hastalıklarının Anadolu ve Balkanlar’da Avrupa’ya oranla daha nadir rastlanmasını yoğurt tüketimine bağlamış, yaptığı çalışmalarla 1908 yılında Nobel ödülünü kazanmıştır. O günden bugüne, yoğurdun çok sayıda yararı olduğu saptanmıştır.
* * *
Yoğurt, dolayısıyla da ayran, kalsiyum, potasyum, A, B12, D, B2 ve B6 vitaminleri ile protein deposudur. Ayran her yaş için çok yararlıysa da, çocuklar, hamileler, kadınlar, yaşlılar ve sindirim sorunu olan hastalar için daha fazla önem taşır. Ayranda bol miktarda bulunan kalsiyum, kemik ve dişlerin temel taşıdır; çocukların gelişiminde, özellikle menopoz sonrası dönemde kadınlarda görülen kemik erimesinin engellenmesinde, hamilelerde bebeğin sağlıklı kemik, sinir sistemi, kalp ve kas gelişiminde, preeklempsi adı verilen gebeliğe bağlı yüksek tansiyonun önlenmesinde ve doğum sancılarının daha az hissedilmesinde yararlıdır. Bağırsak florasını koruyarak sindirim sistemindeki olumsuzlukların giderilmesine yardımcı olan ayran, antibiyotiklerin yan etkisi olarak ortaya çıkan ishallerin düzelmesine de yardımcıdır.
* * *
Özellikle sıcak aylarda kaybedilen sıvı ve elektrolitin geri kazanılmasını sağlayan ayranın içeriğindeki bakterilerin kanser oluşumunu önlediği ve tümör hücrelerinin gelişimini gerilettiği, yaşlanmayı geciktirdiği, toksik maddelerin nötralizasyonunu sağlayarak bazı zehirlenmelerin yol açtığı sorunların önlenmesine yardım ettiği de öne sürülmektedir.
Ayranın sindirimi süte oranla daha kolay ve hızlıdır; ayrıca süte alerjisi olanlar ayranı rahatlıkla içebilirler. Bu kadar yararı bulunan ayranın bugüne kadar hiçbir olumsuz etkisi saptanmamıştır.
Peki ya kolalı içecekler? Kolalı içeceklerin çocukluk çağı şişmanlığı ve buna bağlı şeker hastalığı, kemik kırılganlığının ve diş çürüklerinin artması gibi çok sayıda zararı olduğu konusunda çeşitli tezler söz konusu olsa da, uyku kaçırmak dışında hiçbir yararının bulunmadığı konusunda herkes hemfikirdir.
Katkıları için Prof. Dr. Sinan Ömeroğlu’na teşekkür ederim.