ulgenzekiok.fw
,

“Onur” üzerine çeşitlemeler

Milliyet Ege 08.02.2009 

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan’ın şu sözleriyle çok mutlu oldum.
18 Mart 1915… Dünya Türkiye’nin karşısında. Çanakkale’de bizi yok etmek için saldırıda… Türkiye’ye saldıranların gücü belliydi. Bütün bu olanlar karşısında Atatürk, Mehmetçiğe bir şey söylüyor. Ben size ölmeyi emrediyorum’ diyor. Bir taraftan bu mücadelelerin içinden gelen bir milletin torunu olacaksın, bir taraftan da şu ne der, bu ne der diye düşüneceksin. Onurumuzla kimseyi oynatmayacağız…
Ata’ya saygı duruşunda sap gibi ayakta durmaya gerek yok” (12.05.1994, Hürriyet) ve “Her 10 Kasım’da yaygara kopartılıyor” (14.11.1994, Hürriyet) sözlerinin sahibinin geçirdiği bu değişim veya gelişim umut verici.
Gerçi “Ben hiç değişmedim. İslami fikirler değişmez” sözleri de ona ait, ama olsun.
*   *   *
Onur” konusunda aklıma takılan birkaç soru sormak istiyorum kendisine. Irak’ın kuzeyinde askerimizin başına çuval geçirildiğinde onurumuzla oynanmamış mıydı? Danışmanınız ABD’de sizin için “Süpürmeyin, kullanın” dediğinde tüm Türkiye’nin onuru ayaklar altına alınmamış mıydı?
Siz öldürmeyi iyi bilirsiniz” suçlamasını yaparken, İsrailli pilotların “öldürmeyi” Türkiye’de öğrenmelerine engel olmamanız “onur” sözcüğüyle bağdaşıyor mu?
İzmir’le ilgili bazı yakıştırmalar vardır, İzmir ilk seçimde bu yakıştırmayı silip atacaktır” sözlerinizle “Gavur” imasında bulunduğunuz ve gavurluktan kurtulmak için AKP’yi seçmekle zorunlu kıldığınız İzmirlilerin onurlarını ne derece zedelediğinizin farkında mısınız?
*   *   *
Askerlik yan gelip yatma yeri değildir” dediğinizde; Abdullah Öcalan için “Sayın“, aziz şehitlerimiz içinse “kelle” ifadelerini kullandığınızda şehitlerimizin ve ailelerinin yerle bir olan onurları ne olacak?
Yanlış tarım politikalarıyla belini büktüğünüz yetmiyormuş gibi bir çiftçimize “Ananı al da git” dediğinizde çiftçilerin ve analarının onurları yara almamış mıydı? Ya “Monşer” diyerek küçümsediğiniz değerli diplomatlarımızın onurları?
Yanlış ekonomik politikalarınız sonucu işsiz kalan veya her an işsiz kalma tehlikesi yaşayan insanların onurları ne durumda, haberiniz var mı? Elimizde, avucumuzda ne varsa satmamıza karşın, iktidara geldiğiniz 2002’de 129.7 milyar dolar olan dış borcumuz 247.1 milyar dolara, 91.6 milyar dolar olan iç borcumuzsa 213.3 milyar dolara ulaşmışsa ve ikide bir IMF’ye avuç açmak zorunda kalıyorsak “onur” diye bir şeyden bahsetmemiz olası mı?
Son olarak
Atatürk’ün “Çalışmadan, yorulmadan, öğrenmeden rahat yaşama yollarını alışkanlık haline getirmiş uluslar, önce onurlarını, sonra özgürlüklerini, daha sonra da bağımsızlıklarını kaybetmeye mahkumdur” sözlerini nasıl yorumluyorsunuz?
(Prof. Dr. Ülgen Zeki Ok’un kaleminden, ulgenok@ulgenok.net)

Prof. Dr.Ülgen Zeki OK

Son Yazıları

Diğer Yazıları