ulgenzekiok.fw
,

Türkiye’de Faz-2 çalışması mı yapılıyor?

9 Eylül Gazetesi, 12.07.2021

https://www.dokuzeylul.com/turkiyede-faz-2-calismasi-mi-yapiliyor-makale,149825.html

Üçüncü aşıyı tartışıyoruz, ama aslında aşı olmayanları aşılanmaya nasıl ikna edebileceğimizi, kapalı ortamda neden maske-mesafe önlemlerini sürdürmemiz gerektiğini tartışmamız gerek. Aşı olmamış, çoğu yeterince eğitim görmemiş insanları ikna görevi hepimize ait. Tek tek konuşup, nedenini sormalı ve endişelerini gidermeliyiz. Bu kişileri yeni bir teknoloji olan BioNTech yerine, bilinen teknolojiyle üretilmiş, çok az yan etkili Sinovac’a (CoronaVac) yönlendirmek daha akılcı.

Aşı olmayı reddedenlere bazı kısıtlamalar getirilebilir; tiyatro, sinema, konser, maç gibi etkinliklere, hatta toplu taşım araçlarına giriş için aşı kartı zorunluluğu konabilir. Ancak, aşı olanı ödüllendirmek daha doğru! Örneğin belediyelerin, aşı olanlara hediye edecekleri biletlerle girilen konser, tiyatro, sinema gibi ücretsiz etkinlikler, özellikle gençleri aşılanmaya teşvik ederken, zor günler geçiren sanatçılarımıza destek sağlayabilir.

Üçüncü Aşı İçin Yaz Sonu Beklenebilir mi?

Önceki yazımda, sosyal medyada ve basında bilimsel verilere dayanmaksızın, BioNTech’in övülürken, Sinovac’ın etkisiz gibi gösterilmesini ve neredeyse herkese üçüncü doz BioNTech önerilmesini eleştirmiştim. Birkaç gün önce The Lancet’te yayımlanan Sinovac’ın Türkiye’deki Faz-3 çalışması ve ardından The New England Journal of Medicine’da yayımlanan aynı aşının Şili’deki verileri eleştirilerimi haklı çıkardı. Sinovac’ın Türkiye’de enfeksiyonu önlemede %83,5, hastaneye kaldırılmayı önlemede %100 etkin olduğu bildirilirken, aynı oranlar Şili’de sırasıyla %65,9 ve %87,5 olarak belirlenmiş.

Prof. Dr. Murat Akova Medyascope’daki röportajında, Türkiye’deki çalışmada ortalama 43 gün olan ortalama izlem süresini kısa bulanlara cevaben 164 günlük (5,5 ay) takip sonuçlarını açıkladı. Buna göre, aşılananlarda hastaneye yatış oranı on binde 7; yoğun bakıma yatan ve ölen yok; yani Sinovac’ın etkisiz olduğu konusunda söylenenler gerçeği yansıtmıyor. Prof. Akova ayrıca, sağlık çalışanlarına ve yaşlılara üçüncü aşı uygulamasına ilişkin klinik veri bulunmadığını; Sağlık Bakanlığı’ndaki Sinovac uygulanmış ve takibi yapılmış en az 15 milyon kişinin verilerinin analizinin yapılıp, sonuçlarının Şili’de olduğu gibi açıklanmasının, farklı gruplarda (örneğin yaşlılarda) aşının etkinliğini anlamamızı sağlayacağını söylüyor. “Üçüncü doz neden Sinovac değil, BioNTech?” sorusunun yanıtı olmadığını, şu anda Türkiye’de etik kurul izni olmaksızın, bir Faz-2 çalışması yürütüldüğünü ve aşı seçimini halka bırakmanın yanlış olduğunu söyleyen Prof. Akova’ya katılıyorum.

Sonuçta, Sinovac’ın da BioNTech’e yakın bir koruyucu etki gösterirken, çok daha az yan etkiye sahip olduğu (yaklaşık yirmi kat daha az) kanıtlanmıştır. Sadece üçüncü doz olarak değil; 90 yaşın üzerinde, genel durumu bozuk yaşlı hastalarda, otoimmün hastalığı bulunanlarda, 20 yaşın altında tercih edilebilir. Hasta ile yakın temaslı sağlık çalışanları ve bağışıklığı baskılanmış hastalar haricinde üçüncü doz için acil bir endikasyon yoktur; delta varyantı hızla yayılmazsa, yaz sonu beklenebilir.

Bir Türk çiftin bulduğu, çok sayıda insanın hayatını kurtaran BioNTech’e güveniyorum. Ancak temel amaçları pazar payını arttırmak ve daha fazla kar etmek olan ilaç firmalarına güvenmiyorum.

Delta Varyantı Sorunu ve Endonezya

Endonezya’daki iki doz Sinovac uygulanmış doktorların delta varyantı nedeniyle ölümlerine ilişkin haberler de gerçeği tam yansıtmıyor. Endonezya’da Ocak’ta 158 doktor ölmüşken, Şubat ve Mart’ta 2 doz Sinovac aşılaması sonrası Mayıs’ta sayı 13’e düşmüş (muhtemelen çoğu aşısız). Enfekte olmuş doktorların yüzde 90’dan fazlası enfeksiyonu belirtisiz veya az belirtiyle atlatmış. Ölümlerin temel nedeni oksijen bile bulunmaması ve yetersiz hastane koşulları. Hükümet de sorunun aşıda değil, Delta varyantında olduğunu söylüyor.

Sağlık hizmetlerine destek olurken, yıllar boyunca hayat kurtarmak isteyen gruplar için en mükemmel seçenek, özellikle üniversite yoğun bakımlarına ventilatör bağışlamak; ideali 125.000 TL civarı; daha ucuzları da var. Gücü yetmeyenler, entübe edilmeden hastaya oksijen sağlayan helmet de bağışlayabilir, tanesi sadece 1500 TL.

Prof. Dr.Ülgen Zeki OK

Son Yazıları

Diğer Yazıları