ulgenzekiok.fw
,

Kovid-19 ve tarlamızdaki çekirgeler

9 Eylül Gazetesi, 03.05.2021

https://www.dokuzeylul.com/kovid-19-ve-tarlamizdaki-cekirgeler-makale,149628.html

Kovid-19’u ve aşıları basitleştirerek anlatmaya çalışacağım. Vücudumuzu bir tarla, Kovid-19 enfeksiyonunu ise bir çekirge istilası olarak düşünelim.

Tarlaya ve buradaki ağaçlara hasar veren çekirgelere doğrudan etkili bir ilaç geliştirilemediğinden, istiladan korunmanın en etkin yolu, ağaçları aşılamak. Ağaçlar aşılandığında, tarlaya musallat olan çekirgelerin üzeri özel geliştirilmiş bir sıvı ile kaplandığından (sıvısal bağışıklık, yani antikorlar) ağaçları istila edemiyorlar; bazen az sayıda dirençli çekirge yerleşebilse bile, ağaçlarda (özellikle akciğerlerimizde) ciddi hasara yol açamıyor.

Tamamen doğal ve eski bir yöntemle elde edilen Çin aşısının (Sinovac firmasının CoronaVac aşısı) oluşturduğu sıvı, çekirgenin tüm yüzeyini kaplıyor ve aşı ağaçlara neredeyse hiç zarar vermiyor. Aşının bir ay ara ile iki kez uygulanması gerekiyor.

Alman aşısı (BionTech/Pfizer) de oldukça doğal, ama yeni bir yöntem. Çekirgelerin tüm yüzeyini değil, sadece en çok zarar veren tek bölgesini kaplayarak etkili oluyor ve aşı sayesinde ağaçlarda gelişen bazı kabuklar, çekirgeleri yutarak, sindiriyor (hücresel bağışıklık). İlk aşıdan sonra bile bol miktarda sıvı oluşumu sağlandığından, ikinci aşı iki, hatta üç ay sonra bile uygulanabiliyor. Bu sayede daha fazla ağaca ilk aşı uygulanmış ve aşılı ağaç oranı daha hızlı artmış oluyor (İngiltere’de başarıyla uygulanmış).

Rus aşısı (Sputnik V) ve Oxford/AstraZeneca aşıları ise pek doğal değil; hazırlanırken, çekirgenin yanında, ağaca zararsız hamam böceği geninden de yararlanılmış. Bir tür GDO (genetiği değiştirilmiş organizma) içeriyor, yani. Kısa vadede ağaca zarar vermese de orta ve uzun vadede riski, diğer aşılardan daha fazla. Yine de bu risk, çekirgelerin yarattığı riskten çok daha az. Ucuz olduğundan, birçok ülkede tercih ediliyor ve yaygın olarak kullanılıyor.

Çekirge istilasını atlatmış tarla ve ağaçlar da bir süreliğine çekirge istilasından korunuyor, yani doğal yolla aşılanmış oluyor. Tarlalardaki ağaçların yüzde 65-70’ini aşılayabilirsek, çekirgelerin yayılması duruyor ve sayıları giderek azalıyor; ana hedefimiz bu!

Bazı tarla sahipleri, çekirgeleri öldürmek amacıyla, aşırı miktarda su kullanıyor ve kendi ağaçlarının ölümüne yol açabiliyor. Bu durumda, ağaçların ve sonuçta tarlanın ölümünü engellemenin en etkili yolu, su vanalarını kısmak. Ölümü ve ağır hastalığı engellemede en etkili silahlarımızdan kortizon ve tosilizumab gibi ilaçlar bunu yapıyor.

Millet tarla ve ağaçlarının derdindeyken, insanlar eve ekmek getiremediği için intihar ederken, yüksek yüksek makamlarda oturanlar, aman tarlalara alkol bulaşmasın telaşındalar. Çekirgeler alkolü hiç sevmezler, oysa.

Amaç işsizliği, hayat pahalılığını, hukuksuzluğu ve buharlaşan 128 milyar doları unutturmak mı yoksa?

Eğer öyleyse, hatırlatalım!

Prof. Dr.Ülgen Zeki OK

Son Yazıları

Diğer Yazıları