Milliyet Ege 08.06.2008Â
Yaşadığımız sorunların çözümünün Atatürkçü düşüncede yattığını yazıyorum hep. Eğitim sorunumuza çözüm ararken de Atatürk’ün yaptıklarına ve söylediklerine bakmakta yarar var.
Atatürk’ün eğitim konusunda ilk yaptıklarından biri 1924’te “Tevhid-i Tedrisat Kanunu” ile okulların tümünü laikleştirerek bir çatı altında toplamasıydı: “Eğitim ve öğretimde birlik olmadıkça aynı fikirde, aynı zihniyette bireylerden oluşmuş bir millet yapmaya olanak aramak boş şeylerle uğraşmak olmaz mıydı?”
*Â Â *Â Â *
Atatürk’ün eğitimdeki önceliği eğitimsiz halkın aydınlatılmasıydı. Amacı ise hayatta başarıydı. Şöyle diyordu.
“Eğitim ve öğretimde uygulanacak yol, bilgiyi insan için fazla bir süs, bir zorbalık aracı veya uygar bir zevkten çok, maddi hayatta başarılı olmayı sağlayan pratik ve kullanılması mümkün bir araç haline getirmektir.”
Planladığı eğitim programı ilkelerine göre eğitim, öğrenci merkezli, uygulamalı, disiplinli, sürekli (okul sonrası dahil), laik ve demokratik olmalı, köyü kalkındıracak üretim için yapılmalıydı.
Atatürk’ün ilkelerine göre eğitim konusunda ilk yapılması gerekenin 15 yaşın altındaki okuma yazma bilmeyen çocuklara zorunlu, daha üst yaştakilere gönüllü olarak okuma yazma öğretilmesi olduğu kanısındayım. Özellikle kız çocuklarının, yani yarının ilk eğiticilerinin temel bir eğitim almalarının toplumun gelişiminde, eğitimli ve eğitimsiz kesimler arasındaki uçurumun kapatılmasında büyük önem taşıdığını düşünüyorum. İkinci yapılması gerekense eğitimde ikiliğin ortadan kaldırılarak birliğin yeniden sağlanmasıdır.
*Â Â *Â Â *
Daha iyi bir eğitim için eğitimin hedefleri, stratejisi, yöntemleri yeniden belirlenmeli; ezberleyen değil, “öğrenen, sorgulayan, araştıran, keşfeden, tartışan, öğrendiklerinden yararlanan, yaratıcı” bir öğrenci yapısı amaçlanmalı. Öğretmen “öğrenciyi keşfeden, anlayan, destekleyen, paylaşan, sınava değil, hayata hazırlayan yol gösterici” rolünü üstlenmeli; meslek liselerine ve 2-3 yıllık yüksekokullara ağırlık verilerek, hızla üretime katkıda bulunabilecek ara teknik personel yetiştirilmeli… Dünyayla daha iyi bütünleşme için İngilizce ve bilgisayar derslerine önem verilirken, İngilizce eğitime istisnalar dışında son verilmeli; beyin göçü ise tersine çevrilmeli… Kanımca…
(Prof. Dr. Ülgen Zeki Ok’un kaleminden, ulgenok@ulgenok.net