9 Eylül Gazetesi, 25.12.2016
http://gazetedokuzeylul.com/?p=58189
Öldürülen büyükelçinin ardından çok şey yazıldı ve konuşuldu!
Katilin profili FETÖ’ye uysa da, olaydan ABD (CIA) ve onun maşası FETÖ’nün zararlı çıkması düşündürücüydü. Karşıt tezler ileri sürüldü.
“Sorumlu kesinlikle FETÖ” diyen Erdoğan ile aynı görüşü paylaşan Aydınlık’tan Sabahattin Önkibar’a göre, CIA’nın talimatı doğrultusunda vur emrini veren, tartışmasız olarak Fethullah Gülen! Katilin son dönem Erdoğan’ın koruma grubundan bir polis olarak seçilmesi “Seni aynı yöntemle öldürürüm” mafyatik mesajını taşıyor.
Sözcü’den Soner Yalçın ve Cumhuriyet’ten Orhan Bursalı ise daha temkinli! AKP ve Erdoğan’ın sorumluluğu FETÖ’ye yıkmaya çalışarak, bu işten kurtulma peşinde olduğunu öne süren Yalçın, El Nusra bağlantısı olasılığı üzerinde duruyor. Katil Altıntaş’ın Halep’te yaşananlara tepki duyduğunu belirtip, El Nusra sloganı atarak, hınçla büyükelçiye dokuz mermi sıktığını, bunun profesyonelce olmadığını söylüyor. 2011’de NATO’nun Libya’ya müdahalesi için saçmalık’ diyen Erdoğan’ın, altı gün sonra NATO’yla işbirliği yaptığını, ardından Suriye politikasını kökten değiştirerek El Nusra örgütüyle ittifak kurduğunu anımsatıyor.
Yalçın ve Bursalı’ya göre amatör olan katil, cinayete görevli olduğu 13 Aralık 2016’daki Rusya’nın Ankara Büyükelçiliği önündeki Halep protestosunda karar vermiş olabilir.
Önkibar’ın hipotezini değerli bulsam da, Yalçın’ın yaklaşımı çok daha bilimsel ve gerçekçi, bence. Katil Altıntaş’ın evinde bulunan “ABD ve Rusya’nın sonu yakındır. Artık kıyam vaktidir.” yazılı not da Yalçın’ın şüphelerini destekliyor.
Katilin canlı yakalanmak yerine, öldürülmesi düşündürücü; slim fit’ giyimli birinin canlı bomba sanılmış olması ise komik. Katil bu giyim şeklini canlı bomba olmadığını kanıtlamak için mi tercih etmişti yoksa?
Geçmişte çok hizmet’i dokunmuş olsa da, Gülen’in ABD’ye maliyeti artıyor; suyu ısınabilir. FETÖ’nün Odatv komplosu ile hapis yatmış Yalçın şüphelerinde haklıysa, yıllardır Türkiye’de çok dolaplar çevirmiş ABD ve CIA ilk kez suçsuzken, çoğunluk suçlu oldukları konusunda hemfikir.
“Gerçek’ten başka adalet yoktur” diyor, Yalçın!
GERÇEK NE?
Gerçek, cinayet sonrasında Suriye ve PYD gibi konularda, Rusya’ya karşı Türkiye’nin elinin zayıfladığı…
Gerçek, geçmişte hükümetin TIR’lar dolusu desteklediği IŞİD’in, bugün askerlerimizi canlı canlı yaktığı!
Gerçek, Türkiye’nin iyi yönetilmediği!
Gerçek, getirilmek istenenin dikta rejimi olduğu!
RİZE’DEKİ ATATÜRK HEYKELİ
Kubilay’ın katledilişinin yıldönümünden bir gün önce, Rize’de Atatürk heykeli indirildi. Kılıçdaroğlu’ndan ağır bir protesto bekliyorduk ki, İstanbul kontenjanından milletvekili seçilip, kadın kontenjanından Parti Meclisi’ne girmişliği olan Rize kökenli CHP milletvekili Bekaroğlu, “Atatürk heykelinin yeni kaidesine konulmasında sakınca yoktur. Bir bardak suda kıyamet kopartılacak bir durum yoktur” dedi.
İki yalın gerçek var:
1-Kılıçdaroğlu ve Bahçeli’nin doğru dürüst muhalefet yapamadığı veya yapmadığı!
2-Onlar gitmedikçe, Erdoğan’ın kalacağı!
