9 Eylül Gazetesi 06.11.2016
http://gazetedokuzeylul.com/?p=55384
Bazen düşünüyorum!
Torunlarımız yaşadığımız bu dönemi gelecekte torunlarına nasıl anlatacak?
“Bizler dedelerimizin yaşadığı yılları nasıl görüyoruz?” sorusunu soruyorum, kendime!
Hitler, Nazi kampları, zayıflıktan iskeleti çıkmış insanlar geliyor gözümün önüne!
Yakında izlediğim, 1961 yapımı Nuremberg Mahkemeleri’ filminde Nazi hakimi savunan avukatın söyledikleri çınlıyor kulaklarımda!
Müvekkilinin suçlu bulunması durumunda, başkalarının da suçlu bulunmalarının gerektiğini haykırıyor, Avukat! Hitler’in konuşmalarını dinleyen, Kavgam’ kitabını okuyan tüm dünya insanlarının; Hitler’le sözleşme imzalayıp, ona büyük ayrıcalıklar veren Vatikan’ın; “Eğer İngiltere bir bela ile başa çıkmak zorunda kalsaydı, Tanrı’ya Adolf Hitler’in düşüncesinde ve isteğinde bir adam göndermesi için dua ederdim” diyen Winston Churchill’in, Hitler’e silah satışlarından büyük karlar elde eden Amerikan sanayicilerinin de Suçlu’ olduklarını söylüyor ve diyor ki:
“Tüm dünya Almanya kadar suçlu!”
Türkiye’deki tüm hukukçuların mutlaka izlemeleri gerektiğini düşünsem de filmin nesnelliği konusunda şüphelerim var. Aynı savaşta, teslim olmuş Japonların üzerine atılan iki atom bombasını, en az Hitler’in yaptıkları kadar büyük insanlık suçu olmasına karşın sorgulamıyor nedense, Avukat!
Filmin bence en ilginç repliği Hitler’in iyi şeyler de yaptığını söyleyen kadına ait:
“Hitler otoyollar yaptı!”
Son olarak sağ kollarını kaldırarak Nazi selamı veren yüzlerce insan arasında kolunu kaldırmayan tek adamın fotoğrafı geliyor gözümün önüne!
Â
Torunlarımız bu çağı nasıl değerlendirecek?
Yaşadığımız son yıllara baktığımızda değişmeyen şeyin, küçük bir kesimin bitmek tükenmez bilmeyen para hırsı nedeniyle savaşan, ölen veya göç etmek zorunda kalan insanlar olduğunu görüyoruz. Aşırı milliyetçiliğin yerini emperyalizmin ve böl, yönet’ politikasının aldığını; cahil bırakılan insanların ırk, din, mezhep ayrılıkları körüklenerek, beyinleri yıkanarak, Demokrasi götüreceğiz, kitle imha silahı var’ gibi palavralarla; ucuz petrol, maden ve su kaynaklarının elde edilmeye çalışıldığını görüyoruz. Torunlarımız, torunlarına işte bunları anlatacaklar.
Â
Bir Uyarı!
Türkiye’yi de mikser gibi karıştıran dost ve müttefikimiz’ Yeni İmparatorluk’a bir anımsatma ve uyarı!
Osmanlı’yı kolay lokma’ sanan Üzerinde Güneş Batmayan İmparatorluk’, özgürlükleri söz konusu olduğunda birleşmeyi ve dayanışmayı bilen Türkler ve Atatürk’ün dehası karşısında ummadığı hezimetlere uğramış ve tıpış tıpış küçük adalarına geri dönmüştü!
Ümit var mı?
Kesinlikle var. Öngörülerinde neredeyse hiç yanılmayan Atatürk’ümüz bakın ne demiş:
“Sömürgecilik ve emperyalizm yeryüzünden yok olacak; yerlerini uluslararasında hiçbir renk, din ve ırk farkı gözetmeyen yeni bir uyum ve işbirliği çağı egemen olacaktır.”
Â
Çözüm ne?
Sadece Türkiye için değil, tüm dünya için!
ÇÖZÜM: ATATÜRK’
Huzur içinde yat! Cumhuriyet’e, laikliğe ve tüm emanetlerine sahip çıkacağız.
Korkmuyoruz!