Yükselmenin, yükseklere ulaşmanın çeşitli yolları vardır. Yüce dağların zirvelerindeki kartallar oraya uçarak gelmişlerdir, yılanlarsa sürünerek. Yönetebilmek için zirveye ulaşmak gereklidir; ancak yeterli değildir. Kartalların doğasında vardır; yükseklerde uçmak, güçlü rüzgarlara karşı havada süzülmek…
İzleyenlerde doğal bir hayranlık uyandırırlar, ister istemez. Yılanlarınsa hiçbir zaman saygı görme şansları yoktur, dağda yaşayan canlılar tarafından.
Hasbelkader bazen akrepler de ulaşabilir zirveye. Böyle akreplerden biri zirveye ulaştığında tüm da€ ahalisine bildirmiş; geçmişte yaptıklarından ders aldığını, bundan sonra kimseye zarar vermeyeceğini, tüm ahaliyi kucaklayacağını…
Bu akrep bir gün dereden karşıya geçmek istemiş. Dere kenarındaki kurbağanın yanına gitmiş ve ona, ”Sevgili kurbağa kardeş, rica etsem beni sırtında karşı kıyıya götürebilir misin?” diye sormuş. Kurbağa korkup, ”Olmaz” deyince, ”Mantıklı düşün” demiş, ”Dereyi geçerken sana bir zarar verecek olursam, ben de ölürüm.”
Kurbağa düşünmüş, bakmış ki akrep haklı.
”Tamam” demiş.
Tam derenin ortasına gelmişler ki, akrep kurbağayı sokuvermiş.
Kurbağa, ”Ne yaptın?” demiş, ”Şimdi ikimiz de öleceğiz.”
Akrep, ”Ne yapayım?” demiş, ”Ben bir akrebim.”
* * *
Birilerinin bizi kurbağa gibi gördüğü kesin. O nedenle bizleri içine yerleştirdikleri su dolu tencerenin altındaki ateşi yavaş yavaş açıyorlar ki, sıcaklığı hissedip dışarıya sıçrayamayalım.
O zaman çıkarmamız gereken dersler…
1- Ne kadar dil dökerse döksün, hiçbir akrebin sözüne kanıp sırtınızda taşımaya kalkışmayın.
2- Şu anda bir sıcaklık hissediyorsanız, başka şansınız olmayabilir: Sıçramanın tam zamanı.
Koçlara gelince…
Koçlar bir adaletsizlik veya haksızlık gördüklerinde, bir tehlikenin yaklaştığını hissettiklerinde tos atmadan duramazlar.
İsmet İnönü’nün, ”Bir ülkede namuslular da, namussuzlar kadar cesur olmadıkça, o ülke kurtulamaz” sözleri hep hatırlarındadır ve aşılmaz sanılan birçok kalenin kapıları ”koç başı” darbeleriyle un ufak olmuştur.
* * *
Mark Twain, ”en tehlikeli yönetici tipi”ni, ”hem yeteneksiz, hem hırslı, hem kıskanç olandır” şeklinde tarif etmiş. Böyle yöneticilerin ”obur iktidarlar”ı Napolyon’un dediği gibi ”hazımsızlıktan ölmeye” mahkumdur.
Not: Tanımış olmaktan şeref duyduğum YÖK Başkanımız Prof. Dr. Erdoğan Teziç’e yönelik hain saldırı girişimini nefretle kınıyorum.
(Prof. Dr. Ülgen Zeki Ok’un kaleminden, ulgenok@ulgenok.net)